Kong: Kafatası Adası ilk kez 1933 yılında beyaz perdede izleyici karşısına geçen King Kong efsanesinin milenyum çağı versiyonu. Neredeyse bir asırdır medyada hatrı sayılır bir yeri olan dev goril bu kez günümüz bilgisayar efektleri ve üç boyutlu haliyle sevenleriyle buluşuyor. Her yaştan izleyici kitlesine sahip olan sayılı karekterlerden olan Kong vizyona girmesinin ertesi gününde salonu doldurmayı başardı.
Warner Bros imzasını taşıyan film köklü geçmişinin ve efektlerin ardına sığınarak derinliği olmayan üstünkörü bir hikayeyle kameraya alınmış. Oyuncu kadrosunun tartışılmaz sağlamlığına rağmen izleyiciyi hayrete düşürecek öğeler konusunda yetersiz kalan Kafatası Adası maymun kralın mirasına ayıp ediyor. Büyük beklentiyle koşar adımlarla girdiğim sinema salonundan kafamda “eh” ten ibaret bir fikirle ayrıldığım için haklı bir şaşkınlık içindeyim.
Hareketli bir başlangıç yapan filmin gittikçe temposu düşüyor ve o bildiğimiz kadına aşık dev canavar 84 yıl sonra hala aynı jestlerle seyirci karşısına çıkıyor. 2014 yapımı Godzilla’da gördüğümüz dinazor savaşında ufak değişiklikler yaparak fantastik bir bütçeyle tekrar vizyona taşımak oldukça ilginç bir yaklaşım doğrusu. Sığ sularda dolaşan senaryo kurbanı olan karakterler içinde boyut kazanan tek kişi Hank Marlow. İkinci dünya savaşından beri adada mahsur kalan deliliğin sınırındaki teğmen Marlow hikayeyi tek başına sırtlayamayıp kalabalık kadroda kendini göstermekten aciz kalıyor.
Nostaljiye önem veren ekip tarafından maymun kostümü giydirilmiş figüranlı zamana gönderme yapan orantısızlıklar 2017 versiyonuna da dahil edilmiş görünüyor. İlk sahnede göğü delecek boyutlarda gördüğümüz kral yer yer büyüyüp küçülerek boy göstermeye devam ediyor.
Kafatası Adası’nı King Kong filmi olarak düşünerek eleştirdiğimde tatmin edici olduğunu itiraf etmem gerekiyor fakat kendi adıma konuşmam gerekirse filmleri sadece kendi geçmiş yapımlarıyla karşılaştırarak değerlendiremiyorum. Film endüstrisinin geldiği boyut göz önüne alınarak bakıldığında aslında her film gelmiş geçmiş tüm filmlere kafa tutan nitelikte. Yaklaşık 200.000 $ bütçeyle çekildiği gerçeğini, bilgisayar efektleriyle başyapıtlara imza atılan bir döneme denk geldiğini, süper kahramanların dahi insanlık yönüne değinildiğini ve yılın 2017 olduğunu bir kenara bırakarak bakıldığında keyifli ve sürükleyici bir filmdi.
IMDB : 7.2/10
