Green Book Afro-Amerikalı piyanist Dr. Don Shirley ve İtalyan Tony Lip arasındaki dostluğu konu alıyor. Gerçek hayattan uyarlanan Oscar ödüllü Green Book ırkçılığın en uç noktalarda yaşanmaya devam ettiği güney eyaletlerinde geçiyor. Siyahilere eşit haklar verildikten sonraki dönemde yaşananlar eşitliğin kağıt üstünde kaldığını gösterirken bu iki adamın dostluğu umuda göz kırpıyor. Devrimci ruhunu müziğe taşıyan Dr. Don Shirley döneminin en başarılı piyano virtüozü olarak nam salmasına rağmen siyahi olduğu için sahneden indiği anda tüm saygınlığını yitiriyor ve bu noktada devreye Tony giriyor. Tony Lip dedesinin yaşadığı topraklarda çocuklarını büyüten, çalışkan bir aile babası olsa da yaşadığı sıkıntılar siyahilere tepeden bakmasına engel olmuyor.

green bookMüziklerini severek dinlediği ve yemeklerini afiyetle yediği siyahi insanların kendilerine pek de tahammülü olmayan Tony yüksek ücretinden dolayı Dr. Shirley’nin turnesinde şoförlük yapmayı kabul ediyor. 8 hafta süren yolculuklarında gönülsüz de olsa sürekli birlikte vakit geçiren bu iki adam kafalarındaki tabuları yıkarak birbirlerini ve kültürlerini öğrenmeye başlıyor. İki aylık yolculuklarında Tony ünlü piyanistin a noktasından b noktasına ulaşmasını sağlarken yolda çıkan bütün sorunlarda da Dr. Don Shirley’nin güvende kalmasını sağlıyor. Karşılıklı çıkarlar doğrultusunda başlanan bu ilişkinin arkadaşlığa dönüşümünü izlemek ön yargıların kırılarak olumlu yönde adım atılabileceğini kanıtlıyor.

green bookBundan sadece 57 yıl önce sırf ten rengi farklı olduğu için insanların otellere, restoranlara, barlara ve hatta tuvaletlere kabul edilmediğini anlamak imkansız gelse de film adını ırkçılığın sonucu olan bir el kitabından alıyor. Green Book ya da Yeşil Rehber siyahilerin kalabileceği otellerin haritasını listelerken güvenli bir yolculuk vaat eden notlar insanın içini burkuyor. Özellikle Amerika’da tam gaz devam eden ırkçılık yediden yetmişe her siyahinin hayatını tehlikeye atıyor. Sokaklarda eşitlik naralarına karışan silah seslerinin ironisi insanlık tarihi kadar eski olsa da henüz gerekli adımların atılmadığını gözler önüne seriyor. Günümüz dünyasının yol aldığı uzay çağında dahi ırkçılığın inatla sürdürüldüğü gerçeği oyuncuların performansıyla birleşince Oscar Ödülü de kaçınılmaz oluyor.

Bu konu da ilginizi çekebilir; 

Müslüm Filmi : Dondurmanın Anlamını Değiştiren Gerçekler

3 Comments

Leave a Reply